Fikret Otyam'ın Köşe Yazıları

Aydınlık Gazetesi


BUNLAR NASIL UNUTULUR?

BUNLAR NASIL UNUTULUR? ‘KILICIMI ÇÖPE ATTIM’ ‘GENELKURMAY BİZE İHANET ETTİ’ ‘YA KİMİ ALEVİLER!’

 


Meğer bunamamışım!

ORDU DARBE...

Yapmaya devam etmiyor mu ey canlar? Artık “aleniyata”* döküldü!

*(Aleniyat: Açıklık, gizli olmayan, kamuya mâl olmak, sı


207’Sİ TUTUKLU 404 MUVAZZAF SUBAY YARGILANIYOR

İnsan olanın kanını donduran bir ifade:

“EYMÜR, PERİNÇEK’İ VURDURACAKTI

Ergenek


EY DİYANET İŞLERİ BAŞKANI ‘ALEVİLİK BİR DİNDİR İBADETİ CEMDİR, İBADETHANESİ CEMEVİDİR’

Bunun gibisini yıllardır yazarım, yurtiçi/ yurtdışı konuşmalarımda da ısrarla söylerim, bu görüş, kafamdan/ dilimden, elimdeki kalemden silinmedi hem de yılların araştırması da cabası ve bunları yazanın eski kafa kağıdında “Dini İslam/ Mezhebi Hanefi” yazardı...

Bu ü


‘Türkiye Ilımlı İslam Cumhuriyeti’ mi?

Başbakan ne yapacakmış ne yapacakmış? Bir daha adaylığını mı ne, koymayacakmış? Diyaliz “döşeğinde” bunu, yarı uyanık yarı uykulu duyunca şimdi n’apacak deyiverdim kendi kendime! Tasası bana düştü iyi mi?

Şu klavye başına geçtiğimden bu yana (!), (?) işaretlerini


İNÖNÜ’YÜ KİTAPTAN ÇIKARANLAR! SIRA, GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’Ü ANITKABİR’DEN ÇIKARMAYA MI GELİYOR?

Gazeteci/ Ressam ve Fotoğrafçı olarak Atatürk’ün en yakın arkadaşı İsmet İnönü’yü yakından ilk kez 1954 seçimlerinde tanıdım, adım çalıştığım gazete “Dünya”, sonra hep “Otyam” ve “kardeşim” oldu. İşte bundan bir örnek:


BAKANLAR KURULU’NDAN DA İSTİFA DİYE BİŞEY VARDI!

BAKANLAR KURULU’NDAN DA İSTİFA DİYE BİŞEY VARDI!

“Hayırlara vesile olur” inşallah, bugünlerde hep kalp kalbe karşıyı yaşıyorum, önce sevgili Ataol, ardından Şule Perinçek canı ararken o arayıverdi...


APO’NUN EV HAPSİNE  8 EVLAT DAHA!

SAYIN CUMHURİYET SAVCILARI, KREDİ VE YURTLAR KURUMU, AZİZ ATA’NIN TÜRK GENÇLİĞİNE HİTABESİNİ OKUMAYI, YÖNETMELİK GEREĞİ “MİLLİ BİRLİK VE BERABERLİĞİ BOZMAK AMAÇLI SUÇ” SAYDI!

Demek ki Gazi Mustafa Kemal Atatürk “Milli birlik ve beraberliği bozmak amaçlı” hitabe


Ölümle Buluşma Böyle Oluyor ‘zaar’*

19 Mayıs 2012 coşkusu nasıl unutulur?

Konyaaltı Caddesi’nden, yağmur mağmur dinlemeyen, ellerinde al bayraklar, elvan elvan şemsiyeler, Ata’ya seslenen nağmeler, yüzlerce akın akın...


ÇAMLICA TEPESİ’NE, ATATÜRK HEYKELİ, ULUSUMUZUN ONA BİR VEFA BORCU OLACAKTIR DEĞİL Mİ?..

1943/ 1953 eski adıyla İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Resim Bölümü’nde ilkin iki yıl hocaların hocası rahmet ve saygıyla andığım Çallı İbrahim’in, daha sonra yine saygı ve rahmetle andığım sevgili Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun öğrencisi olarak Yüksek Resim Bölümü’nü bitirmiştim.