SÖZÜM ONA POLİS ARABASI EVİN ÖNÜNDEN GEÇERKEN 22 YAŞINDAKİ AHMET ATAKAN DA YOLA DÜŞMÜŞ EY MİLLET EY MİLLET!
CAMİ / CEMEVİ TUZAĞININ DAHA İLK GÜNÜNDE ‘İZZETULLAH’ (*) VE GÜLEN KUVVETLERİ ALEVİ CANLARI BOMBA, BİBER GAZI VE BASINÇLI SU İŞKENCESİNE TUTTURDU!
Polis yaptı denecek, sen ve Fethullah kaçkını baş başa verip anlaşmadın mı masrafını, ki milyarları bulacak, Gülen cemaatinin vereceği parayla dikilecek cami ve cemevinin dikilmesini kabullenmedin mi?
Bu, Alevi ve Bektaşi canlara hakaretin ta kendisi sayılan eşleşmenin yani F tipi Cemevi ve Cami’nin temeli atılırken Tuzluçayır ve Mamak halkı bu işbirliğine karşı çıktı. Basına yansıdığına göre öfkeli halk “Biz burada İzzetullah’a karşı direniyoruz” diye haykırmışlar ve yemişler bombaları, yemişler biber gazını, yemişler basınçlı suyu! Bu karşı çıkış yer yer sabaha karşı da sürmüş...
TEMELİ ATANLAR/ ATTIRANLAR YERİN DİBİNE GİRDİLER Mİ?
Bunu tahmin ediyorum, tahmin dışı apaçık, temel atma yerinde cami yanlıları bile yetmedi! Çare tükenmez İstanbul Şişli Belediyesi otobüsleri olay yerindeydi!
EY ŞİŞLİ BELEDİYE BAŞKANI BAY SARIGÜL, ORADA YERİN NE?
NE ZAMAN HACIBEKTAŞ’A GİTSEM ONUN YARDIMLARI DİLLERE DÜŞER KİMİ HALK(!) ‘BAŞBAKAN SARIGÜL’ DİYE ORADA BURADA BAĞIRIRDI! BİLMEZDİLERDİ BU ZATIN OĞLUNUN ADI BİLE ÖMER’Dİ!
Ömer’in babası onların imdadına yetişmiş otobüs/ otobüsler dolusu alkışçı sevk etmiş, hem de Şişli Belediyesi yazılılarla!..
DAHA İLK GÜNDEN!
Daha ilk günden ayrışma tüm yurdu sardı, daha ilk günden yazdıklarım doğru çıktı, yarı yazılarım gerçek oldu!
BAKIN ŞU YURTTAŞA!
“...Önüne çıkan ve TOMA’yı durdurmaya çalışan bir vatandaş Atatürk posterini açarak ‘Biz Atatürk’ün tarafındayız” diye haykırmış!
Hadi geçin onu, AKP iktidarının “akil adam” saydığı zatı utandırdı mı bu davranış? Evet geçin onu, Cem cemaatinin başına bu işi de kendisi reva gördüğüne göre diyecek yok...
Gerçeğe Hü!..
SAYIN SAVCIM, ‘ÇÜŞ’ DEMEK YA DA YAZMAK SUÇ MU? EĞER SUÇ İSE BU BAŞLIĞIMI 88’İN HAYRINA ÇÖPE ATAR MISINIZ?
Sabah sabah adamı dellendiren 8 sütun bir başlık bizim aydınlatmacımızdan:
‘ATATÜRK’Ü MÜFREDATTAN SİLDİLER, LİSELİLERE EVLİLİK VİZESİ VERDİLER LİSELERE GÜL MODELİ’
“Milli Eğitim Bakanlığı çocuk gelinler dönemini açıyor.
Abdullah Gül’ün eşinin evlenirken 15 yaşında ve öğrenci olması ‘Gül Modeli tartışmalarını getirdi.
Görücü usulüyle evlendiklerinde Abdullah Gül 30, Hayrünnisa Gül liseden ayrıldı ve örtüldü, 15 yaşındaydı.”
‘ATATÜRK’Ü MÜFREDATTAN SİLDİLER’Dİ SAYIN SAVCIYA DANIŞMAM...
TÜRK HALKI FAŞİZM KURALLARINI ARTIK KABUL ETMİYOR DEĞİL Mİ EY MİLLET, EY MİLLET?
AHMET ATAKAN DA HATAY’LI
Daha 22 yaşında, yurtsever ve Atatürkçü, ana Emsal Atakan acılar içinde şöyle diyor:
“Oğlum halkı için direndi. Bu yolda canını verdi. Ben bir anneyim, bütün annelerin yüreği yandı.”
Baba Ali Atakan’ın da diyeceği vardı:
“...Sorumlular o polise güç verip ‘Benim polisim kahramandır’ diyenlerdir.”
Ne ki Ahmet Atakan diğer gençler Abdullah Cömert, Mehmet Ayvataş, Ethem Sarısülük, Ali İsmail Korkmaz gibi toprak oldu...
YANİ O GÜN EYLEMLERE KATILDI. EVİNE DÖNDÜ. BALKONDAYDI. O SIRADA POLİS ARACI AKREP EVİN ALTINDAN GEÇİYORDU VE AHMET YERE DÜŞTÜ!
(1950’de gazeteciliğe Adliye-Polis muhabiri olarak başlayan ve bunu iki buçuk yıl sürdüren Fikret Otyam’dan bir özet.)
İŞÇİ PARTİSİ GENEL BAŞKANIM VE DAHİ CANCİĞER SAYGIN DOSTUM DOĞU PERİNÇEK’İN 1 EYLÜL 2013 TARİHLİ ‘NUH’UN GEMİSİNDE YENİ BİR SEFERE ÇIKIYORUZ’ BAŞLIKLI YAZISINA KEÇİLİ BİR YANIT!
Sayın Genel Başkanım Perinçek, o harika/ coşkulu yazınızın bir yerinde “Aydınlığa can kurban” diyorsunuz eyvallah... “Aydınlığa adanmışız, Türkiye halkının aydınlığına, büyük insanlığın aydınlanmasına!” diyorsunuz, eyvallah...
‘HAZRETİ NUH’UN SEÇTİKLERİ VE
FİKRET OTYAM’IN SEÇTİKLERİ’
Ara başlığınız ise şöyle:
“...Aydınlık’ın 1920’lerden bu yana kadrosuna bakın,en başta Nâzım Hikmet’ten bugün Fikret Otyam’a kadar, Hazreti Nuh tarafından Amiral gemisine seçilerek alınmışlardır.
Asıl, nesilleri sağlamdır...
Keçileri dolduran, bilginiz olsun, Fikret Otyam’dır. Bir de ceylan gözlü kızları! (Kozmik bilgi) Bu konuda Hazreti Nuh’un hiçbir mesuliyeti yoktur.”
Eyvallah.
Gerçeğe Hü.
GEYİKBAYIRI KÖYÜ’NE GÖÇENDE...
İlk işimiz ana-kız keçi almak oldu, Nimet ve yavrusu Nimetçik. Ananın sütü kesildi keçi sütü alıp biberonla, sonra da avucumdaki kurularla besleyip... 12 yıl bu 12 yıl... Evin yöresi gündüz boyu onların ve bir kara haber, arabalı hırsızlar üçünü de çalmışlar! Hırsızlık dillere, TV’lere düştü, en çok da artık emekliliğine karar verdiğimiz Nimetçik evlada, anaya yandık, bize nice torun veren Nimetçik hatuna!
HAZRETİ NUH YÜCENİN ETKİSİ VARDIR MUHAKKAK...
Günün birinde firmanın adı yazılı bir kamyon durdu taaa Bolu’dan, dört bin beş yüz hindiye sahip, onları el değmeden masamıza kadar sunan Bolca’ dan... Genel Müdür Kamil Erbayran’dan güzel bir mektup aldık, kayıptan onlar da üzülmüşler ve bizleri teselli babında da armağanlarını kabul etmemizi diliyordu.
Firma giysili iki genç kamyonun arka kapısını açınca vurulmuşa döndük, 1979 yılından bu yana böyle güzel bir oğlumuz olmamıştı ve her zaman ki gibi adını hemen koyuverdik:
“Arman”
Balyaların ardından bayanı ve 15 günlük dişi yavrusu indirildi... Onlar da bağırlara basıldı, 12 yıllık ev sorumlusu, Aydınlıkçı o gün, onlara da gözü gibi bakmada...
YANİ SAYIN GENEL BAŞKANIM
Bu, neredeyse 33 yıllık Aydınlıkçı yazarın, Nuh Hazretleri’nin Gemisi’nin ışıklı bir yerinde yaşam yoldaşı Filiz hatun, can dostum bilgisayarım; boyaları, fırçaları, boy boy tuvalleri ve sorumlulukları bu cana ait keçileriyle yaşamakta ve seni beklemede, yıkılmaz adam...
(*) Şu “İzzetullah”ı takana selam ederim, hayırlara vesile olur inşallah.
Antalya, Geyikbayırı Köyü, 10 Eylül 2013
