Fikret Otyam'ın Köşe Yazıları

MUHTEREM RECEP TAYYİP’E ÖVGÜLER

15.02.2014

KEMAL KILIÇDAROĞLU:

‘SAHTEKÂR DİKTATÖR’...

‘APOLETSİZ DİKTATÖR’...

‘PİSLİĞE BATMIŞ’...

BAHÇELİ’DEN: ‘ALO FATİH’ DEMEK MİLLİ İRADE HIRSIZLIĞI, MİLLİ İRADE KALPAZANLIĞI DEĞİL Mİ?’ BU DA OKTAY

VURAL’DAN: ‘TÜRKİYE CUMHURİYETİ BAŞBAKANI’NIN HER KONUŞMASINDA YALAN VE İFTİRA VARDIR.’

Gazeteciliğe 1950 yılında değil meğer 1942 yılında başlamışım!.. Dergileri karıştırırken gördüm bunu, yaşamımla ilgili tarih sırasından: “Gazeteciliğe 1942 yılında Tasvir-i Efkâr Gazetesi’nde başladı, Aksaray muhabiri olarak... İlk haberinin başlığı ‘Yağ 90 kuruşa çıktı’... O yağ şimdi 12 TL!

72 yıl içinde sadece yağın kilosu mu değişti?

İsmet Paşa’yı anımsayıverdim Partiden çıkarken etrafını sardık, “Yazın” buyruğunu verdi:

Yazdık ve sonunda dedikleri:

‘...YALANI VE İFTİRAYI HAKİKAT YAPACAK

TILSIM HENÜZ

KEŞFEDİLMEMİŞTİR’

18 Nisan 1960 Pazartesi, TBMM’nin önü ana-baba günü... İktidar “başka yetkilerle de” donanmak istiyor! “Tahkikat Komisyonu” kurulacak!

Paşa çıktı kürsüye çıt yok, Grup adına konuşuyor:

Karar Anayasa’ya aykırıdır. Bu baskı idaresi Anayasa’ya, insan haklarına karşı teşebbüs edilen gayri meşru bir darbedir...

‘SİYASİ HAYATIMIZ UÇURUMA GİDİYOR’

Anhası minhası bu. CHP ve basınla ilgili Demokrat Parti önergeleri okunurken o beklenen kavgalar çıktı...

İnönü yeniden çıktı kürsüye, sinirli, ama belli etmemek çabasını da seziyoruz.

İsmet Paşa konuşurken sağdan alkışlar, soldan “Allah’tan kork... O, senin zamanında” gibi takılmalar ardı ardına ve Paşa o tarafa bakıp sertçe sordu:

“Ne olduuu, telaşınız ne?” Ve sakinleşip devam etti:

“Şimdi iktidarda bulunanların, iktidarı ellerinde bulunduranların milletleri ihtilale nasıl zorladıkları İnsan Hakları Beyannamesi’ne girmiştir. Eğer bir idare insan haklarını tanımaz, baskı rejimi kurarsa, o memlekette ayaklanma olur. Buna mahal vermemek için idarelerin demokratik yolda olması, insan haklarının yürürlükte olması şarttııır. Bu fikir beyannamenin ruhunu teşkil ediyooor.

EĞEEEER

“İnsan hakları yürütülemeeez, vatandaş hakları zorlanırsa baskı rejimi kurulursa ihtilal behemehal oluuuur!”

Dillerimizi yutacağız, neler diyor Paşa böyle?

Herkes sırasında kıpırdıyor ve gürültüler ve bağırıp çağırmalar. Meclis tümden yerinden kalkıyor, ortalık tastamam karışıyor ve Paşa bekleyip bağırıverdi:

“Beni dinleyin beniiiii! Biz böyle bir ihtilalin içinde bulunmayııız. Böyle bir ihtilal dışımızdan, bizimle münasebeti olmayanlar tarafından yapılacaktır. Biz, demokratik rejim dedik, demokratik rejim kurulmuştur. Bu demokratik rejim istikametinden ayrılıp baskı rejimi haline götürmek tehlikeli bir şeydir.

‘BU YOLDA DEVAM EDERSENİİİZ, BEN DE SİZİ KURTARAMAAAM!’

Sonuç, Tahkikat Komisyonu kuruldu. İlk karar:

Her türlü siyasi faaliyet yasak!..

Fikret Otyam ani rahatsızlığı nedeniyle hastaneye kaldırıldığından yazısını bitiremedi. Özür diliyor.

Olimpos Hastanesi, Antalya 12 Şubat 2014

Kaynak : Aydınlık Gazetesi