PADİŞAH-I RUH-İ ZEMİN EFENDİ SULTANIMIZ BOP EŞ BAŞKANI BAŞVEZİR RECEP TAYYİP, HER HALDE GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'ÜN LAİK TÜRKİYE CUMHURİYETİ'NİN SİMGESİ ÇANKAYA KÖŞKÜNE ÇIKACAK EY MİLLET EY MİLLET! HAYIRLARA VESİLE OLUR İNŞALLAH!
Saygın Çankaya Köşkü bi İmam Hatiplinin daha işgaline hazırlanıyor!.. Başbakan Recep Tayyip bu kutsal makama çömüp, Atatürk Cumhuriyeti'nden ve dahi kendisinden bi nevi öç alma tedrisi için birisinin dizinin dibine oturmuş ve sonunda açık açık ne buyurmuştu:
'ELHAMDÜLİLLAH ŞERİATÇIYIZ' 1994 'BÜTÜN OKULLAR İMAM HATİP YAPILACAK' 1995 YILINDA CEMAATİ AZMIŞ Kİ 'BEN İSTANBUL'UN İMAMIYIM' DEMİŞTİ, ŞİMDİKİ HESABI TÜM İSLAM ÜLKELERİN İMAMLIĞI EY MİLLET!
Günahını almayayım bugünlere gelmek için az mı çekmişti, ey millet ey millet, haklıdır hakka tapan a Recep öyle değil mi?
AMA ŞUNA DA BAKIN EY MİLLET ŞUNA DA BAKIN: 'EĞER BU KARDEŞİNİZ SEÇİLİRSE TARAFSIZ CUMHURBAŞKANI OLMAYACAK'MIŞ!
Eyvah ki eyvah bin kere yüz bin kere eyvah ey "kardeşleri"! Bu seçim konuşmasında yeni bi şey öğrendik, "kardeşlerim" deyip duruyordu meğer "ana baba" hariçmiş bu kardeşler!
EYVAH, EYVAH DİYE DÖĞÜNDÜĞÜM ŞU: CUMHURBAŞKANLIĞI YEMİNİNDE 'GÖREVİ TARAFSIZLIKLA YAPACAĞIMA ŞEREFİM ÜZERİNE YEMİN EDERİM' DENİLİYOR! TARAFSIZ OLMAYACAĞINI (!) RESMEN ALENEN İLAN EDEN ERDOĞAN YEMİNDEKİ 'ŞEREFİM ÜZERİNE'Yİ ATLAYACAK MI N'OLACAK, BU ANAYASAİHLALİ EY MİLLET?
Bi İmam Hatipli gittiyse biri var kapıda bekleyen, düzen buna göre kuruldu, milyonların umudu Kılıçdaroğlu, ayıptır yazması Bahçeli'nin aklına uyup yapıyı çatıdan kurmakta anlaşıverdi, "lan" dediydim kendi kendime "yapı çatıdan değil taaa temelden kurulur", sonunda çatılarından bi cumhuriyet cünhalısı çıkmasın mı üstelik!
ÖTE YANDAN BİRİSİNE BAKILSIN! 'HASTADIR. BEDENEN VE RUHEN ÇOK SAĞLIKLI DEĞİLDİR. HEYECANLIDIR. KUŞKUCUDUR... MUHBİRDİR... EĞİTİMİ ZAYIFTIR... KONUŞMASI İYİDİR... KURNAZDIR... ROL YAPAR... PARAYA DÜŞKÜNDÜR... İYİ BİR BABA VE AĞLAYACAK KADAR DUYGULU BİR İNSANDIR.'
Kurnaz/eğitimi zayıf/paraya düşkün... Rol yapar falan filan...
GAİPTEN Bİ SES GELDİ: 'N'APIYORSUN LAN OLLUM' DEDİ 'KANINA MI SUSADIN ŞU SEKSEN SEKİZ YAŞINDA?'
Anında yanıtladım:
'EY GAİPTEN GELEN SEVGİLİ KORUYUCU SES, SANDIĞIN DEĞİL, SIRALADIĞIM PADİŞAH VAHDETTİN EFENDİ HAZRETLERİNİN TA KENDİSİ!..'
Telaşa gerek yok, yıllar yıllar önce Kilis'te bi kahvede derleme yaparken o güzel insan Ceylan Ali sazdaki makamı değiştirmiş beklemede, çok yaşlı Hüseyin Dobuoğlu, koyun cebindeki şişeyi çıkarmış iri bi yudum daha almıştı ve avazına devam etmişti:
"Ben haddimi bilirim ben haddimi bilirim kara gözlüm"
sonra ya "İhvanım" diyordu ya "Elvanım..."
Sustuydu, avazı yetmemişti, bunlara "Bahçeci" derlermiş, taa üç beş kilometre öteden bağırırlarmış:
"Suyu bırak lan!"
Yazmıştım daha önce, haddini bilmekten açılmıştı konu. Yine bi geldiğimde Hüseyin amcayı görememiştim, anında acısı çöktüydü içime... Bi akşam geldiğinde şöyle demiş:
"Ceylanım sırtım çok ağrıyor hele bi uğ"
Evine gitmiş, yığılmış şişesi koynunda...
Rahmetle anıyorum avazı, hâlâ kulaklarımda...
Teypte var, sonra eklemişti:
"Geçtiiiiiiiiii... Gitttttttiii a.s. gençliği, nideyim oğul? Açıklanınca.."
HER ŞEYİYLE GÜZELİM KİLİS NEREDE EY BAŞBAKAN BAŞBAKAN? N'OLACAK BU GÜZELİM İLÇEMİZ, N'OLACAK? SURİYE'NİN YOL GEÇEN HANI! DEVLET ELİYLE MİLYONU AŞAN SIĞINMACI ÇOLUK ÇOCUK! VE SAMANDAĞ? YETMİŞ İKİ İNANÇLININ YILLARDIR, KARDEŞLİK İÇİNDE YAŞAYIP DURAN... YA 'EY SAMANDAĞ SAMANDAĞ'
Bu, yazdığım kitabımın adı...
Şimdi "Ey Samandağ Samandağ" da artık yazdığım Samandağ mı, gelenlerle?
N'olacaklar ey Başbakan Başbakan?
CUMHURBAŞKANI ADAYI BAŞBAKAN, DEVLET OLANAKLARIYLA SEÇİM GEZİLERİNDE ELHAMDÜLİLLAH!
Bağırılıp çığırılıp umurunda değil, adaylığı açıklanınca Başbakan olduğunu unutup sade aday gibi hareket etmedi/ etmiyor... Yani hiç bi şeyi takmıyor iyi mi?
YALÇIN DOĞAN'A SELAM EDERİM BAŞBAKANIN PARA İŞİNİ ÇÖZDÜM GİBİ...
Cumhuriyet Gazetesi Ankara Bürosu'nda yıllarca birlikte çalıştığımız, şimdi Hürriyet Gazetesi'nin de sayılan/sevilen yazarı Yalçın Doğan geçenlerde bi yazısında Erdoğan'ın bi para basmadığını yazınca masamın başına geçtim kulakları çınlayasıca Yalçın yakından bilir nasıl bi ressam ve dahi fotoğrafçı olduğumu, Merkez Bankası'na kolaylık babında derhal bi para "eskiz"i çizmeye başladım, paranın tam ortasında:
RTE ILIMLI İSLAM CUMHURİYETİ REİS-İ UMUMİYESİ
Paranın solunda Recep Tayyip'in birisinin dizi dibindeki fotoğrafı tire olacak, sağ tarafta da analarının ağlamalarını temsilen ağlayan fotoğrafıyla Eminanım, yine tire... Paranın zemini yemyeşil...
Arkasında
Yan yana oğullar, kızlar, damatlar gelinler huşu içindeki o fotoğrafları... Arkada büyük bi şilep. Bi şilep daha. Şilepler gide gide küçülür sonra ufukta kaybolurlar. Nasıl? Olmuş mu sevgili Yalçın?
BUNLAR AYRINTI EY MİLLET! BU CUMHURİYETTE NE ATATÜRK VAR NE DE TÜRKİYE... GERÇEK ŞEREF SÖZÜ BUNU ASLA KABUL ETMİYORUM, EY MİLLET!
Ortadoğu haritasına bakınız Hariciye Nazırı Davutoğlu'nun sayesinde dostumuz mostumuz kalmadı, hazret n'apacak, el mi uzatacak yoksa el ile mavzer kurşunu! Füze! Roket! Mayın falan vermeye devam mı edecek "barışı" (!) sağlamak için?
İlla ABD, illa İsrail!
Utanıyor ve isyan ediyorum.
KONUŞURKEN TEKLEYEN, AVAZLARKEN
BÜLBÜL OLAN CAN: HÜSEYİN TURAN
Yuva kurarken İzmirlere gidip nikahında tanıklık etmekten şimdi beş yaşında kız torunumuz Leyla'mızı sevmekten mutluyuz. Bülbül avazlıdan yeni bi CD'si çıkıp geldi İstanbul ellerinden:
SÜVEYDA
Kalbin içinde gönül,
gönlün içinde adına 'Süveyda' denilen siyah bir nokta vardır.
Yoğun bir kan pıhtısından oluşan bu noktaya
Sevda noktasıdır derler...
Bu değerli 'Öz'e ancak aşıklar ve Masumlar dokunabilirler
DERKEN RÜYA GİBİ...
Haber ulaştı ki "Sarı Zeybek"in Mareşalı Fikret Otyam'a Başkomutan Prof. Dr. Alper Demirbaş'tan, saat on sekiz sularında bi önemli karaciğer nakli olduğundan gelemeyecekmiş onur yemeğine.. Başkomutan Vekili Kadir Paşa ( Dursun) kolları sıvadı, I.C. Airport Oteli yetkilileri Abdullah Keleş ve eşi Ferda da onur konuğumuz ve çalışma arkadaşlarını bağırlarına bastırdı başarıyla.
Kim miydi bu değerli konuk, inanması zor, konuşurken tekleyen avazlarken bülbül kesilen sevgili can Hüseyin Turan'ın yeni CD'si değil bu sefer ta kendisi ta kendisi! Bi klip çekimi için Antalya'ya gelmişler nasıl sevindik anlatamam...
Yeşil çimler üzerinde kocaman beyaz masalarda yok yoktu ne vardı, avazlar.
Bizim Sarı Zeybek takımının Başkomutanı Prof. Dr. Alper Demirbaş Maraş'tan uçakla gelecek karaciğeri bekliyordu ve geldi, bizler takip ediyoruz, karaciğer nakli zor olmakla birlikte yoğun bakımdaki hastaya bu kez de başarı ile nakledilmişti.
Antalya, Toroslar Beydağları, Geyikbayırı köyü, 10 Temmuz 2014
(Google'a teşekkürler)
Kaynak : Aydınlık Gazetesi
